Haberleşme Gizliliğini İhlal Suçu
Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Suçu”na İlişkin Yasal Düzenleme:
Anayasa’nın “Haberleşme Hürriyeti” başlıklı 22. Maddesinde:
“Herkes, haberleşme hürriyetine sahiptir. Haberleşmenin gizliliği esastır.
Millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlâkın korunması veya başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması sebeplerinden biri veya birkaçına bağlı olarak usulüne göre verilmiş hâkim kararı olmadıkça; yine bu sebeplere bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunla yetkili kılınmış merciin yazılı emri bulunmadıkça; haberleşme engellenemez ve gizliliğine dokunulamaz. Yetkili merciin kararı yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulur. Hâkim, kararını kırksekiz saat içinde açıklar; aksi halde, karar kendiliğinden kalkar.İstisnaların uygulanacağı kamu kurum ve kuruluşları kanunda belirtilir.”
Hükmüne yer verilmiştir.
Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Suçu 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’n 132. Maddesinde düzenlenmiştir.
“(1) Kişiler arasındaki haberleşmenin gizliliğini ihlal eden kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu gizlilik ihlali haberleşme içeriklerinin kaydı suretiyle gerçekleşirse, verilecek ceza bir kat artırılır.
(2) Kişiler arasındaki haberleşme içeriklerini hukuka aykırı olarak ifşa eden kimse, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Kendisiyle yapılan haberleşmelerin içeriğini diğer tarafın rızası olmaksızın hukuka aykırı olarak alenen ifşa eden kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İfşa edilen bu verilerin basın ve yayın yoluyla yayımlanması halinde de aynı cezaya hükmolunur.”
Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Suçunun Unsurları ve Haberleşme Araçları:
Türk Ceza Kanunu’n 132. Maddesinde düzenlenen bu suçun konusu haberleşme araçlarıdır. Haberleşme araçları konusunda herhangi bir sınırlama yapılmadığından kişiler arasındaki haberleşmede kullanılan her türlü araç bu madde kapsamında yer alacaktır.
Dolayısıyla kişiler arasında haberleşme aracı niteliğinde bulunan, telefon, faks, posta, telgraf, elektronik posta, internet üzerinde haberleşmeye yarayan her türlü program ile yapılan haberleşmeler bu madde kapsamında değerlendirilecektir.
Ancak haberleşmenin gizliliği deyiminden de anlaşılacağı üzere bu haberleşme içeriklerinin kişilerin özel hayat alanına giren hususlarına ilişkin olması gerekmektedir.
Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Suçunun Tanımı:
Maddenin içeriğine bakıldığı zaman haberleşmenin gizliliğini ihlal suçunun 3 farklı tipinin bulunduğunu görmekteyiz.
- Haberleşmenin gizliliğini ihlal (132/1)
- Haberleşme içeriklerinin hukuka aykırı olarak ifşa edilmesi (132/2)
- Kendisiyle yapılan haberleme içeriğini alenen ifşa etmek (132/3)
Haberleşmenin Gizliliğini İhlal (m.132/1)
Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçunun temel şekli, failin kendisinin tarafı olmadığı ve kişiler arasındaki özel bir haberleşmeyi, bu kişilerin rızası hilafına öğrenmesidir.
Bir kişiden başka bir kişiye gönderilen mektubu açarak okumak, program yazılımları aracılığıyla kişiler arasında yapılan yazışmaları veya dinlemeleri dinlemek bu suçun temel şeklinin oluşumu için yeterlidir.
Kişinin okumak ya da dinlemek suretiyle öğrendiği bu haberleşme içeriklerini aynı zamanda kaydetmesi halinde 132. Maddenin 1. Fıkrasının ikinci cümlesinde tanımlanan nitelikli hal oluşacaktır.
Burada dikkat edilmesi gereken fail bu haberleşmenin tarafı değil üçüncü kişi konumundadır.
Haberleşme içeriklerinin Hukuka Aykırı Olarak İfşa Suçu:
“İfşa etmek” açığa vurmak, yaymak, ilan etmek, gizli şeyleri ortaya dökmek şeklinde tanımlanabilir.
Bu suçta fail 1. Fıkrada yer alan hukuka aykırı şekilde ya da hukuka uygun şekilde bu haberleşme içeriklerine ulaşmış olabilir. Failin burada suç teşkil eden eylemi gerek hukuka aykırı gerekse hukuka uygun elde ettiği bu bilgileri üçüncü kişiye ulaştırmış olması, ifşa etmesi nedeniyle atılı suç oluşur.
Haberleşmenin gizliliği konusunda bir takım hukuka uygunluk nedenleri vardır. Bunlar:
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 135. Maddesinde yer alan “İletişimin Tespiti, Dinlenilmesi ve Kayda alınması”na yönelik 135. Maddesidir. Burada adli soruşturma ve ya kovuşturma açısından belirli suç tipleri açısından yasa da açık şekilde usul ve esasları belirtilen şekilde yetkili makamın izin ve onayıyla kişiler arasında haberleşme dinlenilmekte, tespit edilmekte ve kayda alınmaktadır.
Diğer hukuka uygunluk nedeni olarak Asker kişiler ve cezaevinde bulunan hükümlü ve tutuklulara gönderilen mektupların açılması kamu güvenliği açısından önemli olduğundan kişilere gönderilen ve ya bu kişiler tarafından gönderilen mektupların açılması mevzuat hükümlerine uygun işlem yapılması koşuluyla hukuka uygunluk nedenidir.
İşte burada hukuka uygunluk nedenleri sınırları içerisinde kalan bu tespit ve kayda alma durumlarında, kişilerin bu edindiği bilgileri üçüncü kişilere ulaştırması halinde ifşa etmek durumu söz konusu olduğundan haberleşme içeriklerinin hukuka aykırı olarak ifşa edilmesi suçu oluşacaktır.
Bu durumda fail haberleşme içeriklerine hukuka uygun olarak ulaşmış ancak bunları üçüncü kişi ya da kişilere ulaştırmak suretiyle ifşa etmiş olması nedeniyle suç oluşmaktadır.
Kendisiyle Yapılan Haberleşme İçeriğini Alenen İfşa Suçu:
Bu suç türünde fail haberleşmenin tarafıdır. Kendisiyle yapılan bir haberleşme söz konusudur. Burada hukuka aykırı husus, haberleştiği kişi ile arasında gerçekleşen haberleşme içeriğini, kişinin rızası hilafına alenen ifşa etmektedir.
Alenen ifşa etmek ifşa etmek teriminden farklıdır. Alenen ifşa etmek, haberleşme içeriğini başka bir kişiye ulaştırması değil, kişiler arasında bulunan bu haberleşme içeriğinin bir çok kişi tarafından öğrenilmesini sağlamaya yönelik hareket etmesi anlaşılmalıdır.
Alenen ifşa durumunda bir ilan etmek, bir çok kişi tarafından duyulmasını ve öğrenilmesini sağlamak amacı vardır.
Örneğin fail bir başkası ile yaptığı telefon görüşmesini, telefonuna kaydetmiş olması halinde herhangi bir suç oluşmaz. Yine bu telefon ses kayıtlarını bir başkasına dinletmesi halinde yine suç oluşmaz. Ancak bir çok kişinin öğrenmesini sağlayacak şekilde aleni olarak ifşa ederse örneğin gazeteye ya da televizyon kanalına gönderilerek yayınlanmasını sağlamak, ya da içeriğini bir dijital ya da gerçek bir ortamda paylaşmak suretiyle ilan etmesi halinde söz konusu suç oluşacaktır.
Haberleşme Gizliliğinin İhlali Suçunun Nitelikli Halleri:
Haberleşmenin Gizliliğini İhlal suçunda nitelikli (daha fazla cezayı gerektiren) haller TCK. 137. Maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre suçun;
a) Kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle,
b) Belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle,
İşlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Suçu Şikayet ve Uzlaşma:
Türk Ceza Kanunu’nun 139. Maddesnde Haberleşmenin Gizliliğini İhlal suçunun soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olduğu açıkça belirtilmiştir.
Soruşturma ya da kovuşturma devam ederken şikayetten vazgeçme halinde soruşturma aşamasında Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar (Takipsizlik) , Kovuşturma aşamasında ise düşme kararı verilecektir.
Ceza Muhakemesi Kanunu’n 253. Ve 254. Maddeleri uyarınca ise söz konusu suçlar uzlaşma kapsamında yer almaktadır.
Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Suçunda Görevli Mahkeme:
Haberleşmenin Gizliliğini İhlal suçunun kovuşturulmasında görevli mahkeme 5235 sayılı Kanunu’n 11. Maddesi uyarınca Asliye Ceza Mahkemeleri’dir. Suçun basın yoluyla işlenmesi halinde ise birden fazla asliye ceza mahkemesi bulunması koşuluyla 2. Nolu Asliye Ceza Mahkemesi görevlidir.
Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Suçunun Cezası (Yaptırımı):
Haberleşmenin Gizliliğini ihlal suçunun temel şeklinde (TCK. 132/1) fail hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Haberleşmenin gizliliğini ihlal eden failin haberleşmeyi kayda alması halinde (TCK. 132/1-2. Cümle) fail hakkında verilecek ceza bir kat arttırılır.
Kişiler arasındaki haberleşmeyi ifşa etme suçunda (TCK: 132/2) fail hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Kendisiyle yapılan haberleşmelerin içeriğini alenin ifşa suçunda (TCK. 132/3.) fail hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.