Nafaka Nedir?
Nafaka Kavramı ve Nafaka Yükümlülüğünün Temeli:
Evrensel din ve ahlak kuralları muhtaç durumda bulunan kişilere yardım etmeyi öğütler. Ancak din ve ahlak kurallarının yaptırımları genelde manevi ve vicdanidir. Yani bu kurallara aykırı davranıldığı zaman ya vicdanen huzursuzluk yaşarsınız, ya toplumun ayıplamasına maruz kalırsınız veya günah işlediğinizi düşünürsünüz. Kural olarak hukuken bu din ve ahlak kurallarına aykırılığın yaptırımı bulunmamaktadır. Kişi hukuk kuralı ihlali olmamak koşuluyla, ahlaklı ya da dindar şekilde hareket etmeye zorlanamaz.
İşte bazı durumlar vardır ki, nafaka alacaklısı dediğimiz kişilerin kendilerine yardım edilmemesi halinde bu kişilerin yoksulluğa düşme ihtimalleri bulunduğundan bu kişilerin en azından asgari geçimleri için nafaka yükümlüsü dediğimiz belirli kişilerin parasal katkıda bulunma zorunluluğu bulunmaktadır. İşte bu parasal katkı nafakayı ifade eder.
Ancak nafaka herkese yapılacak bir yardım ya da parasal katkı değil, kişilerin kendileri ile belirli bir dereceye kadar olan akrabalık bağı itibariyle hısımlığının bulunması gerekmektedir. Örneğin komşuya, işçisine, öğrencisine yapılacak yardım nafaka değil parasal yardımdır.
Nafaka denilince akla hemen boşanma davasında ödenmesi gereken parasal katkı gelmektedir. Ancak nafaka kelime anlamı itibariyle geçimlik demektir. Yani bir kişinin ya da kişilerin geçimi için gerekli olan iaşe, bakım ve eğitim gideri gibi zorunlu giderlerine verilen genel addır.
Hukuksal anlamda nafaka ise, kanunda öngörülen koşulların oluşması halinde kanun tarafından nafaka yükümlüsü olarak belirlenen kişi ya da kişilerce ödenmesi gereken, yine belirli kişilerin yaşamlarına devam edebilmeleri ve en azından asgari ihtiyaçlarını temin edebilmeleri için miktarı ve koşulları hakim tarafından belirlenen parasal katkıyı ifade eder.
Nafaka Türleri:
Hukukumuzda 4 çeşit nafaka türü bulunmaktadır. Bunlar,
1- Tedbir Nafakası, boşanma veya ayrılık davasında eş ve çocuk için mahkeme hakimi tarafından takdir edilen parasal katkıdır. Bazı koşullarda boşanma veya ayrılık davasının bulunmasına gerek yoktur. Tedbir nafakasına ilişkin detaylı bilgi için Tedbir Nafakası yazımızı inceleyebilirsiniz.
2- İştirak Nafakası, Boşanma kararı ile birlikte velayet kendisine verilmeyen eşin, diğer eşe çocukların eğitim ve bakım giderleri için kullanılmak üzere ödemekle yükümlü tutulduğu nafaka türüdür. İştirak nafakası boşanma, ayrılık ve iptal davalarında ileri sürülebileceği gibi ayrı bir dava şeklinde de talep edilebilir. İştirak nafakası ile ilgili olarak detaylı bilgi için İştirak Nafakası yazımızı inceleyiniz.
3- Yoksulluk Nafakası : Boşanma kararı ile birlikte, yoksulluğa düşecek eşe diğer eş tarafından ödenmesi gereken nafakayı ifade eder. Yoksulluk nafakası boşanma davasında veya yasal süresi içerisinde ayrı bir dava şeklinde açılması mümkündür. Yoksulluk nafakası için tüm detaylar için Yoksulluk Nafakası başlıklı yazımızı inceleyiniz.
4- Yardım Nafakası : Kendisine yardım edilmemesi halinde yoksulluğa düşecek kişinin, altsoy, üstsoy veya kardeşlerinden isteyebileceği ve geçinmesi için gerekli olan meblağı içerir nafaka türüdür. Yardım nafakasına ilişkin detaylı bilgiyi Yardım Nafakası başlıklı yazımızda bulabilirsiniz.
Tüm nafaka türleri Türk Medeni Kanunu’nun Aile Hukuku‘na ilişkin hükümleri içerisinde düzenlenmiştir.
Nafaka kavramının temelinde nafaka alacaklısının yoksulluğa düşeceği (yoksulluğa düşme ihtimali) ön koşulu bulunmaktadır. Bu durumda öncelikle yoksulluk kavramını açıklamak gerekir.
Nafaka Hukuku Bakımından Yoksulluk Kavramı:
Yoksulluk kavramı göreceli bir kavram olup mevzuatımızda Yoksulluk Kavramına ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Her ne kadar her yıl yayınlanan “Yoksulluk Sınırı” veya “Açlık Sınırı” gibi bir takım istatistik veriler bulunsa da hukuksal anlamda yoksulluk kavramını karşılamamaktadır.
Temel Hak dediğimizde “insanın insan olmasından kaynaklanan olmazsa olmaz hakları” anlaşılır. Temel haklar bugün hemen hemen tüm dünya da kabul görmüş haklardandır. 1982 Anayasası’nın 17/1 maddesinde Temel Haklardan Kişinin Dokunulmazlığı, Maddi ve Manevi Varlığı’na ilişkin hükümler düzenlenmiştir. Buna göre;
“Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir.”
hükmüne yer verilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu bir kararında yoksulluğu Anayasanın bu maddesinden hareketle “Şu halde, bu temel hakkın tabii sonucu yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanları yoksul kabul etmek yerinde olur.” şeklinde içtihatta bulunmuştur.
Bu itibarla nafaka hukukundaki yoksulluk kavramını Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun içtihadında belirtildiği gibi kişinin yaşamını, maddi ve manevi varlığını idame ettirebilmesi için gerekli olan yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ve gerekli harcamaları karşılayacak geliri olmamak şeklinde kabul etmekteyiz.
Nafaka Almak İçin Ne Yapılmalıdır?
Nafaka, koşulları hakim tarafından tespit edilen ve mahkeme kararı ile hukuk dünyasında etkisini doğurmaya başlayan bir haktır.
Dolayısıyla nafaka talep eden kişinin dava açması gerekir. Bu dava boşanma, ayrılık, boşanmanın iptali gibi davalar ile birlikte açılabilir. Bazı durumlarda bu taleplerini içerir bir dilekçe ile ayrı bir dava açılabilir.
Nafaka Davaları Hangi Mahkemeye Açılır ?
Nafaka Davaları Türk Medeni Kanunu’muzun Aile Hukuku bölümünde düzenlenmiş özel hükümlerdir.
Bu itibarla nafaka davalarına ilişkin olarak açılacak tüm davalar Aile Mahkemesi‘nde açılır ve bu davalar Aile Mahkemesinde görülerek karara bağlanır.
Ayrıca bir Aile Mahkemesinin bulunmadığı ilçelerde bu davalara Asliye Hukuk Mahkemesi bakacaktır. Asliye Hukuk Mahkemesi bu davaları Aile Mahkemesi sıfatıyla yargılamasını yaparak karara bağlayacaktır.
Nafaka Miktarı Ne Kadar Olacaktır?
Tüm nafaka türlerinde iki temel kriteri incelemek gerekmektedir.
Nafaka Alacaklısı bakımından : Nafaka alacaklısının yoksulluğa düşmesini engellemek adına düzenlenen Nafaka düzenlemelerinde nafaka alacaklısının ekonomik, sosyal ve eğitim durumu gibi koşullar incelenmektedir. Örneğin çocuk için tedbir nafakası söz konusu ise çocuğun yaşı, eğitim durumu ve diğer koşullar birlikte incelenecek çocuğun yeme, barınma, giyinme, eğitim ve sosyo kültürel ihtiyaçları için gerekli meblağ belirlenmeye çalışılacaktır. Şu halde okul çağında bulunmayan bir çocuk ile okul çağında bulunan ve bu nedenle ayrıca eğitim giderleri bulunan bir çocuğun giderleri aynı olmayacaktır
Nafaka Yükümlüsü Bakımından Yapılacak İncelemede: Nafaka yükümlüsünün mali, ekonomik ve sosyal durumu tespit edilmektedir. Nafaka yükümlüsü bakımından yasanın temel kriteri “gücü yettiğince” kriteri olduğundan nafaka yükümlüsünün ödeme imkanının bulunmadığı bir meblağ ile yükümlü tutulması adeta cezalandırılması ve mali açıdan çöküntü meydana getirecektir. İşte bu nedenle nafaka yükümlüsünün gelirleri, giderleri, sosyal durumları gibi hususlar nazara alınarak nafaka yükümlüsü ile nafaka alacaklısı arasında dengeli, hakkaniyetle ve adil bir karar vermek gerekmektedir.
Bir öğretmenin geliri ve ödeyeceği nafaka miktarı ile bir futbolcunun ödeyeceği nafaka miktarının aynı olmayacağı hususunu açıklamamıza herhalde gerek bulunmamaktadır.
Dolayısıyla nafaka miktarının ne kadar olacağı hususu her bir dava için ayrı ayrı değerlendirilmesi sonucu ortaya çıkacağını, herkes için genel geçer sabit bir nafaka miktarının bulunmadığını belirtelim.
Nafaka Davası İçin Avukat Zorunlu Mudur?
Bir çok yazımızda belirttiğimiz bir hususu burada tekrar etmemizde fayda var.
Türk hukukunda hiç bir dava için avukat tutma zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak bu ifade avukat olmadan bu davaları açıp kazanabileceğiniz anlamına gelmiyor.
Şöyle ki; televizyonunuz ya da bilgisayarınız bozulduğu zaman tamirciye götürmek yerine evinizde kendiniz tamir etmeye çalışabilir misiniz. Elbette. Peki tamir edebilir misiniz ?
İşte aynı şekilde nafaka davası açabilir misiniz? İnternet’te yanlış ve eksik bir dilekçe örneği bularak tabii ki dava açabilirsiniz. Ancak kazanabilir misiniz? Tecrübelerle sabit olduğu üzere; çoğu durumda ciddi hak kayıpları ve mağduriyetle sonuçlanmaktadır.
Örneğimize dönecek olursak, eğer bilgisayar veya televizyon tamircisi iseniz tamirciye götürmek kendiniz tamir edersiniz. Eğer boşanma avukatı iseniz, kendi nafaka davanızı açıp takip edebilirsiniz. Ama değilseniz, sakın denemeyin!
Nafaka Davalarına Hangi Avukatlar Bakar?
Nafaka davaları Türk Medeni Kanunu’muzun Aile Hukuku bölümünde düzenlenmiştir.
Dolayısıyla bu davalarda uzmanlaşmış “Aile Hukuku Avukatları” veya toplumun büyük kesiminin kullandığı yaygın ifadeyle “Boşanma Avukatları” bu davalara ilişkin davada temsil ve hukuki danışmanlık hizmeti verirler.
Nafaka Davalarına Bakan Avukatlara Nasıl Ulaşabilirim?
Bir avukatın, avukatlık mesleğini icra edebilmesi için Baro Levhasına kayıtlı olması gerekir. Baro levhası avukatın bağlı olduğu baroya, baro siciline, iletişim bilgilerine ve fotoğrafına ilişkin bilgileri ihtiva eden bir avukatlık listesi şeklinde düşünülebilir.
Dolayısıyla Baro Levhasına kayıtlı bir avukatın “Boşanma Avukatı” olması halinde hukuki yardımından yararlanabilirsiniz.
Ancak, Baro Levhasında avukatın “boşanma avukatı” olduğuna dair bir ibare bulunmamaktadır. Dolayısıyla hangi avukatın hangi konularda uzman olduğunu baro levhasından anlamamız mümkün değildir. Bu takdirde Nafaka Davasına bakan boşanma avukatı bulabilmek için internetin nimetlerinden faydalanabilirsiniz. Ancak internet üzerinde araştırma yaparken avukatın bu konuda tecrübeli, etkin ve bu davalarda yoğunlaşmış bir boşanma avukatı olduğuna emin olmalısınız. Bunu anlayabilmek için, boşanma avukatının web sitesinde bu konuda makale ve yazılarını incelemeniz ve karar vermeniz gerekmektedir.
Gaziantep Avukat Ali Deniz Avukatlık ve Hukuk Bürosu olarak nafaka davaları ile ilgili karşılaştığınız tüm sorunlar için bize ulaşabilirsiniz.
Nafaka Davaları İçin Avukatlık Ücreti Ne Kadar?
Aile Hukuku Avukatı ya da yaygın deyişle Boşanma Avukatı, nafaka davaları için harcayacakları emek ve zamanı göz önünde bulundurarak nafaka davalarına ilişkin avukatlık ücreti kendileri belirleyeceklerdir.
Ancak avukatın belirleyeceği ücret her yıl Adalet Bakanlığı ve Türkiye Barolar Birliği tarafından yayınlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde belirlenen asgari miktarın altında bir ücret belirlenemez. Bu asgari miktarın altında kararlaştırılan avukatlık ücreti Avukatın Disiplin sorumluluğuna ve yaptırım ile karşılaşmasına yol açacaktır.