Ceza Hukuku

Hakaret Suçu

Hakaret Suçuna İlişkin Yasal Düzenleme:

Hakaret suçu 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda Şerefe Karşı suçlar başlıklı 125 ila 131. Maddelerinde düzenlenmiştir. Suçun temel şekline ilişkin 125. Maddesinde Hakaret :

“Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.”

Şeklinde düzenlenmiştir.

Hakaret Suçunun Tanımı:

Kanuni tanımından yola çıkıldığında hakaret suçu açısından failin

  • Mağdura somut bir fiil veya olgu isnat etmek ya da
  • Sövmek suretiyle
  • Mağdurun onuruna, şerefine ve saygınlığına saldırması gerekmektedir.

Somut Bir Fiil Veya Olgu İsnat Etmek Suretiyle Hakaret Suçu :

765 sayılı Eski Türk Ceza Kanunu’nda hakaret suçu açısından “maddei mahsusa tayin ve isnadı” şeklinde bir terim bulunmaktaydı. Daha sonra yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda bu ifade “somut bir fiil veya olgu isnat etmek” şeklinde düzenlenmiştir.

Burada fail mağdura hukuka aykırı olarak, mağdurun onuruna, şerefine ve saygınlığına yönelik saldırısını içerir hareketinde mağdura somut bir olgu ya da fiil isnat etmektedir. Olgunun ve fiilin somut olması gerekmektedir.

Örneğin failin mağdura yönelik “sen filan kişiyi dolandırdın”, “kadın satıyorsun”, “şu tarihte hırsızlık yaptın” şeklinde bir isnatta bulunması gerekmektedir. Çünkü burada somut bir olgu ve fiil isnat edilmektedir.

Bunun yerine “dolandırıcı”, “şerefsiz”, “hırsız” şeklinde kullanılan ifadeler somut bir olaydan ziyade bir sıfat yüklemesi şeklinde bulunduğundan somut bir olgu ya da fiilin isnadı olarak kabul edilmeyecek “sövme suretiyle hakaret” suçunun unsurları oluşturacaktır.

Yine Somut bir fiili veya olguyu isnat etmek suretiyle hakaret suçunda önemli olan, failin isnat ettiği olgu ya da fiilin mağduru rencide etmeye elverişli olmasıdır. Mağdurun mutlaka rencide olması gerekmez. Burada hakim tarafından isnad olunan fiil veya olgunun toplumun en azından büyük bir bölümü tarafından onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte olup olmadığı tespit edilecektir.

İsnat olunan fiilin veya olgunun gerçek olup olmaması önemli değildir. Burada gerçek dahi olsa ispatlanamayan fiil veya olgunun isnat edilmesi halinde hakaret suçu oluşacaktır. Eğer isnat olunan fiil ya da olgu ispatlanır ise bu takdirde TCK. 127. Maddesi gereğince faile ceza verilemeyecektir.

Sövmek Suretiyle Hakaret Suçu:

Hakaret suçunun diğer seçimlik hareket unsuru Sövmek eylemidir.

Sövmek suçunda fail herhangi bir olayla irtibatlandırmadan, soyut yakıştırmalarla mağdurun onur, şeref ve saygınlığına saldırıda bulunmaktadır.

Sövme suretiyle hakaret suçunda herhangi bir olayla irtibatlandırma söz konusu olmaksızın soyut yakıştırmalarda bulunulmaktadır. Yukarıda da örneğini verdiğimiz üzere bir kimseye hırsız, sahtekar, dolandırıcı gibi sözlerin söylemesi sövme niteliğinde olup hakaret suçu oluşmaktadır.

Burada dikkat edilmesi gereken husus kişinin gerçekte var olan bariz bir arızasının, hastalığının veya özrünün kullanılması suretiyle de sövme suretiyle hakaret suçu oluşabilir. Örneğin kişiye topal, tek göz, kör, şaşı, kambur, psikopat, AIDS li gibi sözlerle haraket edilmesi mümkündür.

Ağza alınmayacak nitelikli küfürler de sövmek suretiyle hakaret suçunun kapsamındadır. Sinkaflı küfürler belki de günlük hayatta karşılaşılan en yaygın hakaret kavramı içerisinde yer almaktadır.

Yargıtay uygulamasına göre:
“lan” sözcüğü kimi kararlarında hakaret olarak kabul edilmiş iken, kimi kararlarında hakaret olarak kabul edilmemiştir.
“Sen benim muhatabım değilsin, defol git” şeklindeki sözleri Yargıtay hakaret olarak kabul etmiştir.
Yargıtay uygulamasına göre beddua ve dinsel temenniler hakaret olarak kabul edilmemektedir.
Yargıtay, “çingene” sözünü hakaret olarak kabul etmemiştir.

Gıyapta Hakaret Suçu:

Hakaret suçu mağdurun yüzüne karşı (huzurda) işlenebileceği gibi, Gıyapta yani mağdurun yokluğunda da işlenmesi mümkündür.

Türk Ceza Kanunu’n 125/1. Maddesi ikinci cümlesinde :

“Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir.”

Şeklinde düzenlenmiştir.

Kanunda geçen “ihtilat etmek” teriminin karşılığı, failin hakaret içeren sözlerini en az üç kişiye bildirmesi olarak anlaşılması gerekir.

Ancak Gıyapta hakaret suçunun oluşabilmesi için üç kişi huzurunda bu hakaret içeren sözleri söylemesi yahut üç kişiye ayrı ayrı bu sözleri söylemiş olması gerekmektedir. Ancak farklı zamanlarda farklı üç kişiye söylenen sözlerin aynı olması gerekmektedir.

Hakaretin gıyapta veya mağdurun yüzüne karşı söylenmesi halinde pratik bir fark bulunmamaktadır. Sonuçta her iki halde de hakaret suçu oluşmaktadır.

Hakaret Suçunda Ses Kayıtları Delil Olarak Sunulabilir Mi?

Hakaret suçunu düzenleyen 125. Maddenin ikinci fıkrasında :

“Fiilin, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkrada belirtilen cezaya hükmolunur.”

Hükmüne yer verilmiştir.

Buna göre hakaretin bizatihi mağdur yüzüne ya da gıyabında işlenmesi gerekmeyip failin sesli, yazılı veya görüntülü bir iletiyle işlenmesi halinde dahi hakaret suçu oluşur.

Burada dikkat edilmesi gereken ve Yargıtay uygulamalarında istikrar kazanan içtihatlarına göre Telefon yoluyla işlenen hakaretlerin mağdur tarafından kayda alınması halinde , yine ortam dinlemesi yoluyla kendisine karşı işlenen hakaret suçunun ispat edilebileceği, mahkemece bu delillerin yasak nitelikli CMK. 135. Maddesinde kalan deliller olarak değerlendirilmeyeceğinin de bilinmesi gerekmektedir.

Hakaret Suçunun Nitelikli Halleri:

Hakaret Suçunun nitelikli halleri yasanın 125. Maddesinin üçüncü, dördüncü ve beşinci maddelerinde düzenlenmiştir.

Hakaret suçunun;
a) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,
b) Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,
c) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,
İşlenmesi halinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.
(4) (Hakaretin alenen işlenmesi halinde ceza altıda biri oranında artırılır.
(5) (Kurul hâlinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı hakaret edilmesi hâlinde suç, kurulu oluşturan üyelere karşı işlenmiş sayılır. Ancak, bu durumda zincirleme suça ilişkin madde hükümleri uygulanır.

Hakaret suçunda Cezasızlık Sebepleri Ve Daha Az Cezayı Gerektiren Haller:

Hakaret suçunda cezasızlık veya daha az cezayı gerektiren nedenler üç ayrı maddede düzenlenmiştir.

A) 129. maddede düzenlenen nedenler:

Haksız bir fiile tepki olarak hakaret suçunun işlenmesi halinde faile verilecek cezada üçte birine kadar indirim yapılabileceği gibi, haksız fiilin niteliği nazara alınarak ceza verilmesinden de vazgeçilebilir.
Kasten yaralama suçuna karşı tepki olarak hakaret suçunun işlenmesi halinde hakaret suçunun failine ceza verilmez.

Hakaret suçunun karşılıklı olarak işlenmesi halinde her iki fail hakkında cezanın indirilmesi söz konusu olabileceği gibi ceza verilmesinden vazgeçilebilir.

B) 127. madde belirtilen cezasızlık sebebi (İsnadın İspatı)

“İsnat edilen ve suç oluşturan fiilin ispat edilmiş olması halinde kişiye ceza verilmez. Bu suç nedeniyle hakaret edilen hakkında kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararı verilmesi halinde, isnat ispatlanmış sayılır. Bunun dışındaki hallerde isnadın ispat isteminin kabulü, ancak isnat olunan fiilin doğru olup olmadığının anlaşılmasında kamu yararı bulunmasına veya şikayetçinin ispata razı olmasına bağlıdır”

Somut bir fiil veya olgu isnat eden fail, söz konusu isnadını ispat etmesi halinde ceza verilmeyeceği hükme bağlanmıştır. Örneğin mağdura karşı “sen şu tarihte ihalede rüşvet aldın” şeklinde sözler sarfeden hakaret suçunun faili, bu iddiasını ispatlar ise TCK. 127. Maddesi uyarınca hakaret suçundan ezalandırılmayacaktır.

C) 128. madde de belirtilen cezasızlık sebebi (İddia ve Savunma dokunulmazlığı hali)

“Yargı mercileri veya idari makamlar nezdinde yapılan yazılı veya sözlü başvuru, iddia ve savunmalar kapsamında, kişilerle ilgili olarak somut isnadlarda ya da olumsuz değerlendirmelerde bulunulması halinde, ceza verilmez. Ancak, bunun için isnat ve değerlendirmelerin, gerçek ve somut vakıalara dayanması ve uyuşmazlıkla bağlantılı olması gerekir.”

Hakaret Suçunda Görevli Mahkeme Hangisidir?

Hakaret suçlarında görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesidir.

Hakaret Suçunda Şikayet, Uzlaşma ve Zaman aşımı:

TCK. Madde 131. Maddesi uyarınca hakaret suçunun soruşturulması ve kovuşturulması şikayete tabidir. Hakaret eyleminin gerçekleşmesinden itibaren 6 ay içinde şikayet hakkının kullanılmaması halinde şikayet hakkı kullanılamaz. Şikayetten vazgeçme halinde ise soruşturma ve kovuşturmaya devam olunmaz.

Kural bu olmakla birlikte istisnası Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenen hakaret suçudur. Bu suçun takibi şikayete tabi olmadığı gibi kamu görevlisinin şikayetinden vazgeçmesi halinde dahi soruşturma ve kovuşturmaya devam olunacaktır.

Şikayet suçu uzlaştırmaya tabidir. Uzlaşma halinde dava açılmış ise düşme kararı verilecektir.

Hakaret Suçunun Cezası:

Hakaret suçunun somut bir olgu ya da fiil isnadı ya da sövme halinde gerçekleşmesi halinde faile verilecek ceza üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır.

Hakaret suçunun Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı, Dini, siyasi, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı, Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle, işlenmesi halinde faile verilecek ceza 1 yıldan aşağı olamaz. Yine burada da adli para cezası seçimlik ceza olarak bulunmakta ancak bir yıldan aşağı olamayacağı için 365 günlük adli para cezası verilmesi mümkündür.

Hakaret suçunun alenen işlenmesi halinde faile verilecek ceza altıda bir oranında arttırılır.

Hakaret suçunun ölmüş kişinin hatırasına karşı işlenmesi halinde üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır. Bu suçun alenen işlenmesi halinde altıda bir oranında arttırım yapılır.

İlgili Makaleler

Bir Yorum

  1. hoppp veya oppps tv larda orda burda yüz gösteren insanlar hakarete eleştilmeye açık olmalıdır.Eğer açık olsun belki severiz.ALLAH a küferdenler.. o cezamı verdi? belki gülüp geçiyordur.İşte bu yüzden Hakaret davaları tümüyle çöplüğe atılmalıdır hele hele sen bir bir memur isen açamazsın vatandaşa dava çünkü sen maaşlı birisin yani hizmetçi.

ahmet için bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu